Eğer geleceğimize dair bir umut taşıyorsak, daha yaşanabilir bir dünya hayali kuruyorsak, bu şüphesiz ki bir toplumun en büyük yükünü omuzlayan öğretmenlerimiz sayesinde olacaktır. Çalışkan, özverili ve başı dik öğretmenlerimize armağan olunan bu özel günde, sizlerin nezdinde ülkemizin geleceği için çalışan tüm öğretmenlerimizi saygı, hürmet ve minnetle tebrik ediyorum.
Bir toplum için yapılacak en zor görev geleceği inşa etmektir. Geçmişin veya şimdinin ötesinde, belirsizliklerle dolu gelecek içerisinde öğrencilerimizi doğru yerlerde konumlandırmak, yönlendirmek ve öğrencilerimizin kendi yeteneklerinin farkına varmasını sağlayarak geleceği ilmek ilmek işlemek, Mustafa Kemal Atatürk’ün “irfan ordusu” dediği öğretmenlerimizin işidir. Bu ağır yükü sırtlarında taşıyan, henüz dünyaya açılmamış zihinleri topluma kazandıran ve varlığın en önemli hazinesi insanı hayata hazırlayan öğretmenlerimize ne kadar şükranlarımızı sunsak azdır.
Ne mutlu bize ki ülkemizin genç ve dinamik nüfusunu, kültür ve medeniyetimizin çatısı altında, çağın gerektirdiği birikim ve yeterlilikler doğrultusunda yetiştirecek ve onları geleceğe hazırlayabilecek öğretmenlerimiz her zaman bu ülkenin yanında olmuştur. Bu ülke, öğretmenlerimizin içten ve fedakâr duruşlarını her zaman arkasında buldu. Bugün, devlet ve millet olarak öğretmenlerimizin arkasında durma sırası bizdedir. Öğrencilerimize öğrenmeyi öğreten, gece gündüz demeden onları hayata hazırlayan, onlara toplum olmanın sıcaklığını hissettiren öğretmenlerimize sonsuz minnetlerimizi ve desteklerimizi elbette esirgemeyeceğiz.
Bu duygu ve düşüncelerle, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e başöğretmenlik unvanının verildiği bu önemli günde, Türkiye’mizin bütün şehirlerine, en ücra köşelerine bilgi, azim ve sevgi taşıyan bütün öğretmenlerimize şükranlarımı sunuyor, terör saldırılarında ve vazife başında kaybettiğimiz şehit öğretmenlerimiz başta olmak üzere ebediyete intikal eden tüm öğretmenlerimizi saygı, minnet ve rahmetle anıyorum.
24 Kasım Öğretmenler Gününüzü en içten duygularımla kutluyorum.
